Objective: Appropriate nutritional support has positive effects on both the growth and morbidity of patients who have undergone surgery due to congenital heart disease during their neonatal period. The aims of this study were to determine enteral feeding characteristics throughout the post-operative period, to define difficulties and obstacles in oral feeding, and to establish dietary guidelines based on the acquired data.
Methods: From January 2012 to December 2014, 87 patients were retrospectively evaluated. All patients were diagnosed with transposition of the great arteries and were operated on during their neonatal periods. The median age of the cases was 9.37±5.73 5.73 days (3-30 days). Pre-operative, intraoperative, and post-operative parameters were recorded.
Results: During the intensive care unit stay, factors that delayed the transition to full enteral feeding or resulted in the discontinuation of feeding were identified. Enteral feeding was applicable to all patients within the first 24 h. Full enteral feeding was achieved at a median of 3.3 days. Gastric residual was observed in 63.2% of the patients; this was considered to be one of the major reasons for stopping feeding. In patients with gastric residual, transition to full enteral feeding was delayed, and the frequency of interruption and discontinuation of feeding increased. It was observed that patients with feeding discontinuations had longer periods of transition to full enteral feeding.
Conclusion: It is believed that early post-operative enteral feeding contributes to shortening the hospitalization stay, to providing discharge without the requirement of feeding support, and to reducing post-discharge homecare feeding difficulties.
Amaç: Yenidoğan döneminde konjenital kalp hastalığı nedeniyle ameliyat edilen hastaların uygun beslenme desteği alabilmeleri, morbidite ve büyümeyi olumlu şekilde etkiler. Bu çalışmada amacımız, postoperatif dönemde enteral beslenme karakteristiklerinin belirlenmesi, oral beslenmedeki güçlükler ve engellerin belirlenmesi ve buradan elde edilen verilerle beslenme kılavuzunun oluşturulmasıdır.
Yöntem: Ocak 2012-Aralık 2014 tarihleri arasında büyük arter transpozisyonu tanısı alan ve ameliyat edilen 87 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Olguların ortalama yaşı 9,37±5,73 gündü (3-30 gün). Ameliyat öncesi, ameliyat sırası ve ameliyat sonrası parametreler kaydedildi.
Bulgular: Yoğun bakım izlemi sırasında tam enteral beslenmeye geçiş zamanını uzatan ya da beslenmenin kesintiye uğramasına neden olan faktörler belirlendi. İlk 24 saatte tüm hastalarda enteral beslenmeye başlanabildi. Tam olarak enteral beslenmeye ortalama 3,3 günde geçilebildi. Gastrik rezidü hastaların %63,2'sinde görüldü ve beslenmenin atlanmasına neden olan önemli faktörler arasındaydı. Gastrik rezidüsü olan hastalarda tam enteral beslenmeye geçiş uzadı, beslenmenin atlanması ve beslenmeye ara verilme sıklığı arttı. Beslenmeye ara verilmek zorunda kalınan hastalarda tam enteral beslenmeye geçiş süresinin daha uzun olduğu görüldü.
Sonuç: Cerrahi sonrası erken dönemde enteral beslenmeye başlamanın, hastanede yatış süresinin kısalmasına, yardımcı beslenme tekniklerine ihtiyaç duyulmadan taburculuğun sağlanabilmesine ve taburculuk sonrası evde bakım sırasında beslenme güçlüklerinin azalmasına katkıda bulunduğuna inanmaktayız.