INTRODUCTION: Measurement of blood zinc levels is frequently used in the diagnosis of a few conditions such as growth retardation, immunodeficiency, infertility, neurological disorder, and acrodermatitis enteropathica. The serum matrix is the most preferred one to determine zinc levels due to the ease of analysis with other tests and cost-effectiveness of blood collection tubes used to obtain serum samples. In our study, we aimed to compare serum and plasma zinc test results for accurate and reliable zinc measurement in plain tubes with clot activator and gel and in heparin-free tubes, which specifically produced for trace element analysis.
METHODS: Twenty-seven randomly selected patients were included in the study. Blood samples drawn simultaneously from patients were pipetted into tubes with clot activator and gel (SST) (SST II Advance, Vacutainer, Becton Dickinson and Company, USA) as well as into trace element tubes with sodium heparin (NH) (NH Trace Elements Sodium Heparin, Vacuette, Greiner Bio-One GmbH, Austria). After the centrifugation process, zinc levels in serum and plasma samples were analyzed by colorimetric method using an autoanalyzer. Bias between serum and plasma zinc levels was evaluated according to the allowable bias criterion based on biological variation and regression analysis performed.
RESULTS: The mean and standard deviation of serum and plasma zinc levels were 49.0±11.5 μg/dL and 46.4±12.0 μg/dL, respectively, and a statistically significant difference was determined (p=0.012) in between. Besides, the bias between serum and plasma was 6.8%, which was above the allowable bias (3.3%) and considered as clinically significant. No systematic or random errors detected.
DISCUSSION AND CONCLUSION: When selecting a blood collection tube for trace element analysis, the structural differences between tubes and the matrix effect should be considered carefully.
GİRİŞ ve AMAÇ: Çinko, büyüme geriliği, immün yetmezlik, infertilite, nörolojik bozukluk, akrodermatitis enteropatika tanısı gibi durumlarda sıklıkla kullanılan bir testtir. Çinko düzeylerinin ölçümünde diğer testlerle birlikte analiz edilme kolaylığı ve serum eldesinde kullanılan kan alma tüplerinin maliyet etkinliği nedeniyle sıklıkla serum matriksi tercih edilmektedir. Çalışmamızda doğru ve güvenilir çinko sonuçları için standart pıhtı aktivatörlü jelli ve eser element için özel üretilmiş heparinli jelsiz tüplerdeki serum ve plazma çinko sonuçları karşılaştırılması amaçlanmıştır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmaya rastgele seçilmiş 27 hasta dahil edildi. Hastalardan eş zamanlı hem pıhtı aktivatörlü jelli tüplere (SST) (SST II Advance, Vacuteiner, Becton Dickinson and Company, Amerika), hem de sodyum heparin içeren eser element tüplerine (NH) (NH Trace Elements Sodium Heparin, Vacuette, Greiner Bio-One GmbH, Avusturya) kan alındı. Santrifüj sonrası elde edilen serum ve plazma örneklerinde çinko düzeyleri kolorimetrik yöntem ile otoanalizörde ölçüldü. Serum ve plazma çinko düzeyleri arasındaki bias biyolojik varyasyon kaynaklı izin verilebilir bias kriterine göre değerlendirildi ve regresyon analizi yapıldı.
BULGULAR: Serum ve plazma çinko düzeylerinin ortalaması ve standart sapması sırasıyla 49.0±11.5 μg/dL ve 46.4±12.0 μg/dL olarak bulundu ve arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p=0.012). Ayrıca serum ve plazma arasındaki bias %6,8 olup, izin verilebilir biasın (%3,3) üzerindeydi ve klinik olarak anlamlı kabul edildi. Sistematik ya da rastlantısal hata saptanmadı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Eser elementler ölçümü için kullanılacak kan alma tüpleri seçilirken yapısal farklılıklar ve matriks etkisi nedeniyle oluşabilecek farklılıklar göz önünde bulundurulmalıdır.