Özet
Atlantooksipital dislokasyonlar yüksek enerjili travmalarla oluşabilen lakin ender karşılaşılan, ölümcül yaralanmalardır. Atlantoaksiyel rotasyonel instabiliteler ise, çocuklarda sıklıkla üst solunum yolu enfeksiyonları sonrası görülse de, etiyolojisinde travma ve konjenital nedenler de olabileceği düşünülmesi gereken durumlardır. Atlas kırıkları tüm servikal yaralanmaların %10’unu, üst servikal yaralanmaların ise %25’ini oluşturan yaralanmalardır. Atlas kırıkları arasında en sık posterior ark kırıkları ile karşılaşılırken, Jefferson kırığı ve burst kırıkları sıklığı daha az, ender karşılaşılan tip ise massa lateralis kırıklarıdır.
Atlantooksipital dislokasyonlar yüksek enerjili travmalarla oluşabilen ancak ender karşılaşılan, ölümcül yaralanmalardır. Atlantoaksiyel rotasyonel instabiliteler ise, çocuklarda sıklıkla üst solunum yolu enfeksiyonları sonrası görülse de, etiyolojisinde travma ve konjenital nedenler de olabileceği düşünülmesi gereken durumlardır. Atlas kırıkları tüm servikal yaralanmaların %10’unu, üst servikal yaralanmaların ise %25’ini oluşturan yaralanmalardır. Atlas kırıkları arasında en sık posterior ark kırıkları ile karşılaşılırken, Jefferson kırığı ve burst kırıkları sıklığı daha az, ender karşılaşılan tip ise massa lateralis kırıklarıdır.
Atlantoaksiyal instabilite (AAI) ve daha az sıklıkla oksipitoatlantal instabilite (OAI) Down sendromu spektrumunun bir parçasıdır. Acil servise gelen servikal travmalı hastalarda mortalite ve morbiditenin önüne geçmek için dikkatli davranmak çok önemlidir. Bilgisayarlı tomografi yöntemi; servikal fraktür ve dislokasyon düşünülen olgularda tanı için yeterlidir. Ancak, ligaman hasarı ve spinal kord basısı gibi durumlarda MRI görüntüleme gerekebilir.
Down sendromlu olgumuzda; servikal muayenede spinöz proçes duyarlılığı olan hastada, boyunluk ile immoblizasyon sağlandı. Bilgisayarlı tomografide, travma sonrası gelişen C1 vertebra arkusunda fraktür düşünülmüştür. Anamnez, klinik ve görüntüleme her ne kadar C1 fraktürü olarak değerlendirilse de, Down sendromlu olgularda atlantoaksiyal instabilite ve servikal dismorfoloji mutlaka akılda tutulmalıdır. Bu olgularda radyolojik görüntüleme yöntemleriyle AAI ekarte edilmelidir. Tedavinin en önemli kısmı doğru tanı koymaktır. Nörolojik tablonun kötüleşmesinin önüne geçilmeli ve kardiyovaskuler sistem veya respiratuvar sistemi yetmezliklerinin yol açabileceği yeni patolojilerin önüne geçilmelidir.