Özet
Amaç: Karbonmonoksit (CO) zehirlenmesi, hücrelere oksijen taşınımın azaldığı ve sunumunun bozulduğu bir durumdur. CO zehirlenmesindeki doku hipoksisinin, oksidatif strese yol açtığı ve inflamasyonu uyardığı bilinmektedir. Son yıllarda yapılan çalışmalarda kırmızı hücre dağılım genişliğinin (RDW) birçok hastalıkla ilişkili olduğu gösterilmiştir. Literatürde, RDW ile ilgili birçok çalışma olmasına rağmen CO zehirlenmesi ile RDW arasındaki ilişkiyi değerlendiren çok az çalışma bulunmaktadır. Çalışmamızın amacı; CO zehirlenmesi ile RDW arasında ilişki olup olmadığını araştırmaktır.
Yöntem: Retrospektif olan bu çalışmaya, acil servise başvuran CO zehirlenmesi tanısı konulmuş, kan gazı ölçümlerinde karboksihemoglobin (COHb) düzeyi ≥%5 olan, 18 yaş üzeri erişkin olgular alındı. Çalışmaya dahil edilen olguların yaş, cinsiyet, kan gazlarındaki COHb düzeyleri, tam kan sayımı parametreleri, CO zehirlenmesi ve etkileri nedeniyle istenen konsültasyonları, hiperbarik oksijen (HBO) tedavisi alıp almadıkları ve sonlanımları kayıt altına alındı. Çalışmaya dahil edilen olgu grubunun RDW düzeylerinde CO zehirlenmesi ile ilişkilendirilebilecek bir değişiklik olup olmadığı belirlenen kontrol grubu ile karşılaştırılarak araştırıldı.
Bulgular: Çalışmaya 59 olgu dahil edildi. Olgu grubunun RDW ortalaması (13,61±1,12), kontrol grubunun RDW ortalamasından (12,99±0,59) istatistiksel olarak yüksek bulundu (p<0,001). Olgu grubunun COHb düzeyleri ile RDW düzeyleri arasında pozitif yönde çok düşük düzeyde korelasyon olmasına karşılık istatistiksel olarak anlamlı olmadığı saptandı (r=0,157, p=0,235). Olgu grubundan HBO tedavisi alanlar ile almayanlar arasında RDW ortalamaları açısından fark saptanmadı. Olgu grubunun beyaz kan hücresi (WBC) (p<0,001), nötrofil (p<0,001), nötrofil/lenfosit oranı (p<0,001) ortalamaları kontrol grubunun ortalamalarından anlamlı düzeyde yüksek bulundu.
Sonuç: CO zehirlenmesinin temelindeki hipoksinin oksidatif strese yol açarak inflamatuvar süreci uyarabildiği bununla ilişkili olarak RDW, WBC, nötrofil düzeylerinde artışa neden olduğu görülmüştür.