Objective: To investigate the effects of gum chewing (GG) and stress ball (BG) use on labor pain, labor duration, and birth satisfaction in women.
Methods: This study was conducted in a maternity clinic as a randomized controlled experimental study. Ninety-six women were randomly divided into three groups. The sample of the study consisted of 96 pregnant women, 32 in the GG group, 32 in the BG use group, and 32 in the control group (CG). When the mother’s pain began in the latent phase and active phase; The group using the BG had the BG squeezed for 20 min, the GG group had gum chewed for 20 min, and the CG received only standard care. Women were evaluated before and after the intervention in terms of pain intensity and postintervention satisfaction level. Personal information form, labor follow-up form, Visual Analog Scale, and birth satisfaction scale were used to collect data.
Results: After the interventions, labor pain was less in the GG and BG groups than in the CG. At the same time, birth satisfaction in the GG and BG groups was higher than the CG (p<0.05).
Conclusion: GG and using BG techniques are extremely effective in alleviating labor pain and satisfaction in primiparous women. There was no difference in labor pain reduction between the two interventions. These interventions have no effect on labor duration. These results show that GG and BG are effective nursing interventions for relieving labor pain and can be safely used.
Amaç: Kadınlarda sakız çiğnemenin (GG) ve stres topu (BG) kullanımının doğum ağrısı, doğum süresi ve doğum memnuniyeti üzerine etkilerini araştırmaktır.
Yöntem: Bu çalışma randomize kontrollü deneysel bir çalışma olarak doğum kliniğinde gerçekleştirildi. Doksan altı kadın rastgele üç gruba ayrıldı. Araştırmanın örneklemini 32’si GG grubunda, 32’si BG kullanma grubunda ve 32’si kontrol grubunda olmak üzere 96 hamile kadın oluşturdu. Latent faz ve aktif fazda annenin ağrısı başladığında; BG kullanan gruba 20 dakika boyunca BG sıktırıldı, GG grubuna 20 dakika sakız çiğnetildi, kontrol grubuna ise sadece standart bakım verildi. Kadınlar müdahale öncesi ve sonrası ağrı yoğunluğu ve müdahale sonrası memnuniyet düzeyi açısından değerlendirildi. Verilerin toplanmasında, kişisel bilgi formu, doğum eylemine ilişkin izlem formu, Visual Analog Skala ve doğum memnuniyet ölçeği kullanıldı.
Bulgular: GG ve BG gruplarında müdahaleler sonrasında doğum ağrısı kontrol grubuna göre daha azdı. Aynı zamanda GG ve BG gruplarının doğum memnuniyeti kontrol grubuna göre daha yüksekti (p<0,05).
Sonuç: GG ve BG tekniklerini kullanmak, primipar kadınlarda doğum ağrısı ve tatmini üzerinde son derece etkilidir. İki müdahale arasında doğum ağrısının azaltılmasında hiçbir fark yoktu. Bu müdahalelerin doğum süresine hiçbir etkisi yoktur. Bu sonuçlar, GG’nin ve BG’nin doğum ağrısının giderilmesinde etkili hemşirelik ve ebelik müdahaleleri olduğunu ve güvenle kullanılabileceğini göstermektedir.